Evrim Denizi
DİYARBAKIR – 14 Mayıs’ta yapılacak genel seçimlere günler kala siyasi partiler sahaya çıkmaya başladı. Diyarbakır’ın ilçelerinde açtığı ofislerle faaliyetlerine başlayan Yeşil Sol Parti, seçimle ilgili ilk mesajlarını burada paylaşıyor. Adaylar, küçük mitingler niteliğindeki açılış etkinliklerinde konuşmalar yaparak seçmenlerle buluşuyor.
Adaylardan biri de Halide Türkoğlu. 1985 yılında Diyarbakır’da doğan Halide Türkoğlu, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nden mezun olmuştur. Çınar Belediyesi’nde Kadın Politikaları Direktörü olarak görev yapan Türkoğlu, 2016 yılında KHK ile ihraç edilmişti. 2017 yılında Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclis üyeliğine seçildi. 2020 yılında HDP Parti Meclisi üyesi oldu. 2021 yılından bu yana Demokratik Yerel Yönetimler Komisyonu Eşsözcüsü olarak görev yapan Türkoğlu, Yeşil Sol Parti’den Diyarbakır milletvekili olmaya hazırlanıyor. Seçim kampanyasını konuştuğumuz Türkoğlu, kadın örgütleriyle birlikte sokakta hak ve kazanım mücadelesi verdiklerini söyledi. Türkoğlu, “Meclis’te de kadın söylemini ve siyasetini aktif olarak sunacağız” dedi.
“KADININ SÖZÜNÜ YÜKSELTMEK İÇİN ADAY OLDUM”
Milletvekili adaylık sürecini anlatan Türkoğlu, “Benim dönemimde demokratik siyasette özellikle DBP ve HDP’de çok emek verildiğine inandım. TBMM’de de kadın hakları da aynı. evde, sokakta, okulda, çalışma hayatında olduğu gibi nasıl yaşayacağımıza da karar verdik” “Değişim ekseninde değişmek ve dönüşmek gerektiğine inanıyorum. Bu nedenle partimizin kadın meclisinin her üyesi gibi ben de bu mücadelede kadınların sayısını ve sözünü yükseltmeye aday oldum. İnşallah biz kadınlar hep birlikte başaracağız.”
İktidarın HDP’yi kapatmak istediğini belirten Türkoğlu, “Bizler HDP’yi kesintisiz savunduğumuz için başta kadınlar, Kürtler, gençler, emekçiler, mazlumlar, inançlar ve kimlikler olmak üzere tüm Türkiye halkları seçeneksiz değildir. Yeşil Sol Parti’yi örgütleyerek buradan seçime girerek bunu ortaya koyduk” dedi.
‘BU SEÇİM TARİHİ BİR EŞİKTİR’
Türkoğlu, “Bu seçim nasıl bir yönetim kuracağımıza, nasıl yaşayacağımıza bağlı bir karardır.” “Üçüncü yol olarak demokratik bir cumhuriyetin oluşması için bu seçimlere stratejik yaklaşıyoruz. Kürtlerin, Alevilerin, kadınların, gençlerin ve engellilerin irade ve iradesinin olduğu bir parlamentonun kurulması, ülkenin demokrasiye kavuşmasını sağlayacaktır.” “Bir seçim düzenliyoruz. Her bir saldırımız 14 Mayıs’tan sonra doğacak yeni bir hayatı örebilmek içindir. Bu açıdan bu seçim tarihi bir eşiktir. Hem iktidar hem de iktidar için değerli bir eşik olduğunu belirtmek isterim.” ve mücadele eden bizler için.”
‘TÜM İNSANLARIN ÜLKESİ’
Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye halklarının en büyük sorununun ‘inkar ve tekçilik’ olduğunu belirten Türkoğlu, “Yani mevcut rejimler sürekli tekçilik üretti, çoğulculuğumuz şiddet ve baskıyla yok sayıldı. Kürtler. , Aleviler, kadınlar bu savaştan en çok etkilenenlerdir.”
Türkiye’nin en önemli sorunlarına değinen Türkoğlu, “Bu yönetim anlayışının getirdiği yağma ve rant anlayışı, yoksulluğu ve yoksunluğu derinleştirdi. Kadınlar için yaşamak adeta bir tesadüfken, nasıl yaşayacağımıza erkek devlet karar veriyor. Bunlar.” Temel meseleler iktidarın zihniyetinden ve bizi inkar ederek, geleceği inşa etmek tasavvurdan bağımsız değildir” dedi.
Türkoğlu, “Nasıl bir Türkiye hayal ediyorsunuz? Milletvekili olduğunuzda ilk olarak nasıl bir çalışmayı hayata geçirmeyi planlıyorsunuz?” Sorumuza şu yanıtı verdi: “Kürt sorunu demokratik bir çözümleme noktasına geldi, kadın eşit ve özgür bir statüye sahip, hayatın her alanında var, gençlerin sözleri ve kararları kendi demokratik örgütlenmeleri aracılığıyla var, çocuklar büyüdükleri gibi büyüyorlar.” bireylere nesne olarak değil, hayatta sevgi ve saygıyla.Doğamızın savaşa ve sermayeye, yağma ve rant için feda edilmediği bir ülke eminim ki tüm toplumun, tüm halkların ülkesidir.”
‘DEMOKRATİK CUMHURİYET İÇİN MÜCADELE VERECEĞİZ’
Yeşil Sol Parti ile demokratik bir cumhuriyet mücadelesi verdiklerini söyleyen Türkoğlu, “Bu nedenle barış politikasını yürütecek olan Kürt sorununun demokratik analizi için TBMM’de ilk çalışmamız olacak. savaşa karşı.”
Halide Türkoğlu, Meclis’te yapmak istediklerine ilişkin şu bilgileri verdi: “Anadilde eğitimden her alanda çok dilli hizmet anlayışımızı yasal çerçeveye taşıyacağız. Kadına yönelik şiddete karşı bir kadın bakanlığı kuracağız. Sokaktaki hak ve kazanımlarımız için kadın örgütleriyle birlikte çalıştık, kadın örgütlerini buluşturacağız.Kadın mücadelesinin söz ve politikası Meclis’te aktif bir biçimde ortaya konulacak.Tüm engelleri ortadan kaldırmak için çalışacağız. Gençlerin kendi demokratik örgütlenmelerinin önüne engeller çıkacak.Hiçbir genç ve kadının maddi sıkıntısı olmayacak şekilde bütçe oluşturacağız.Üniversitelerde gençlik meclisleri kurulacak ve gençler yönetime dahil edilecek.” çocukların tebaa olduğu yerel meclislerin, çocuk meclisinin ve çocuk bakanlığının kurulmasını sağlamak. Doğal ve yaşam alanlarımızla ilgili yağma ve kiraya dayalı suçların kovuşturulmasını sağlayacağız. Yerel yönetimlerin ekolojik şehirlere göre hizmet verebilmesi için ekoloji hareketleriyle birlikte Meclis’te kanunlar çıkaracağız.”
“YALNIZCA GÜÇ DEĞİL, REJİM DEĞİŞECEK”
14 Mayıs’taki iktidar değişikliğinin rejim değişikliği anlamına geleceğini belirten Türkoğlu, “Bu rejimin ruhu birlik ve kayyumlardan besleniyor. çok sayıda milletvekili birliğe karşı çoğulluğun meclisini kurma görevini yerine getirecektir.” .
Kayyumların gitmesinin Kürt sorununu çözmeye yetmeyeceğini belirten Türkoğlu, “Ancak bu sorunun analizinde yerel demokrasi değerli bir yer tutuyor. Bunu hep birlikte gördük ve yaşadık. Yerel demokrasi askıya alındı. 7 yılı aşkın süredir bu ülkede kayyumlarla.Yerel demokrasi olmadan demokratik cumhuriyet de laftır.Demokratik cumhuriyetin tartışılması,tartışılması ve inşası Meclisteki Yeşil Sol Parti ile mümkündür.Yani biz demiyoruz. Bir adam göndereceğiz çünkü birilerinin bu sorunu çözeceğine inanıyoruz. Bu Kürt ve kadın düşmanı iktidarı değiştireceğiz, değiştireceğiz ama Kürt meselesini de kadın eşitliğine havale edeceğiz. Sorunu çözeceğiz diyoruz.” özgürlüğün ve özgürlüğün. Bu açıdan kayyumların görevden alınması ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi bizim için önemli ama sorunu çözecek güç ve irade TBMM’de kilit parti olmamıza bağlı” dedi.
